BREAKING NEWS
Yaşam

728x90

header-ad

468x60

header-ad

İslamiyetin bir kısmını kabul etmek


Sual: Dine, islamiyete inanmadıkları hâlde, İslamiyetin bildirdiği güzel ahlakı kabul edenler oluyor. Böyle İslamiyetin bir bölümünü kabul etmekle iman etmiş ve Müslüman olmuş olunur mu?
Cevap: 
İslamiyet bir bütündür. İnanılması bildirilenlerden, yapılması emredilenlerden ve yasak edilenlerden birini bile inkâr etmek, kabul etmemek, imanı giderir. Dolayısı ile İslamiyetin bir bölümünü kabul edenlerin, İslamiyetle bir alakası olmaz. Dinde reform yapıyoruz diyen İslamiyet düşmanları, İslamiyetin Allahü teâlâ tarafından, Peygamber vasıtasıyla bildirilmiş bir din olduğuna inanmadıkları hâlde, güzel ahlakın, iyi geçinmenin ve dünya işlerinde yükselmenin başarılması için, din lazımdır diyorlar. Kısaca dine, dünya için inanmalıdır diyorlar. Dinin aslı olmamakla beraber, iyi huylu olmak, sosyal faydalar sağlamak için, dine inanmak gerekir diyorlar. Hatta bu inanmak, yalancıktan olduğu hâlde, faydası çok olduğu için, doğru imiş gibi inanılacaktır diyorlar. Bunu da, Avrupalıların ve Amerikalıların, dinlerine çok saygılı olduklarını gördükleri için yapıyorlar.

Her ne olursa olsun, İslam düşmanları da, dinin lazım olduğunu söylemeye mecbur kalmaktadır. Çünkü insanları cazibesi ile bağlayan ve işlerini düzenlemeye mecbur eden bir kuvvet kudsîleşmedikçe ve kudsîliği yayılmadıkça zayıf kalır.
***
Sual: Bir kimse namazda iken, göğsünü, yüzünü kıbleden başka bir tarafa çevirse, namazı bozulur mu?
Cevap: 
Namaz kılan kimse, özürsüz, göğsünü kıbleden çevirince, bu hâl, o kimsenin namazını hemen bozar. Yüzünü veya başka uzvunu, kıbleden başka bir tarafa çevirince, bozmaz ise de, mekruh olur. Elinde olmayarak, göğsü kıbleden çevrilince, bir rükün miktarı devam ederse, bozar. Kıbleye karşı bir saf -ki yaklaşık olarak bir buçuk metre- yürüyünce, namaz bozulmaz. Kıbleye karşı değilse veya kıbleye karşı devamlı olarak daha çok yürürse, bozulur. Bunun için, yürüyerek namaz kılmak caiz değildir.
***
Sual: Bir kimse, kendisi su ile abdest alamaz ve abdest aldıracak bir kimse de bulamazsa, ne yapar, nasıl abdest alır?
Cevap: 
Konu ile alakalı olarak Merâk-ıl-felâhın Tahtâvî hâşiyesinde deniyor ki:

"Kendisi suyu kullanamayan, abdest aldıracak bir kimse de bulamayan kimse, teyemmüm eder. Çocuğu ve hizmetçisi veya hatır için abdest aldıracak kimsesi varsa, bunlar, bu kimseye su ile abdest aldırır. Bunlar yoksa, teyemmüm eder. İmâm-ı a'zam hazretlerine göre, abdest için ücretli adam tutması lazım değildir."

« Önce
Sonra »

Hiç yorum yok

Sorularınız Dinimiz İslam.com hocaları tarafından cevaplandırılacaktır.

Lütfen dini suallerinizi: dinimizislam11@gmail.com mail adresine gönderiniz.

Teşekkürler.