Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Biri ölünce, (Biz Allah için yaratıldık, sonunda yine Allah’a döneceğiz) mealindeki (İnnâ lillah ve innâ ileyhi râci’ûn) âyet-i kerimesi okunur. Dünyaya Allah'ın rızasını kazanmak için geldik. Nefis ve şeytanı razı etmek için, keyif sürmek için, yani Allah’tan başka şeyler için gelmedik. Onun rızasını almayan mahvolur, yanar. Her şeyi yaratan, her an varlıkta tutan, yediren içiren, besleyen, her şeyi yapan Allahü teâlâdır, ama Ona bir teşekkür edilmiyor. Hâlbuki nimete şükretmek, nimetlerin Ondan geldiğini bilmek, iman alametidir.
(Efendim, dinle imanla alakası olmayan insanlar da, arada bir dua ediyorlar, şükrediyorlar. Bunların imanı var mıdır?) diye soran talebeye, hocası buyurur ki:
(Evladım, imanın varlığı ve yokluğu icraatla belli olur. Bu icraat da, haramlardan sakınmak, örtünmek, beş vakit namaz kılmak, Allahü teâlânın diğer emir ve yasaklarına uymaktır. Böyle olana, imanı var denir. Yoksa hiç bunlardan haberi olmadan, sadece kendi kafasındaki bir ilaha ibadet etmek, şükretmek, iman değildir.)
Avrupalılar ve Amerikalılar da, (Allah’a inanıyoruz) diyorlar. İlim adamları, (Her şeyi yaratan bir yaratıcı vardır) diyorlar. Ama böyle demek iman olmaz. İman, Allahü teâlâya mahsus sıfatları bilip Âmentü’deki altı esasa inanmakla olur. Aksi takdirde iman edilmiş olmaz. Çünkü imanın esasları bir bütündür.
İnsan kendi aklıyla, Allahü teâlâyı tanıyamaz, bilemez. Bunun için, inanmaktan başka çaresi yoktur. İnsanlar, (Bu kâinatı bir yaratan vardır) der, ama hiç kimse, aklıyla Allah'ı bulamaz. Kâfirler, kendi tasavvur ettikleri şekle Allah diyorlar. Hâlbuki Allahü teâlânın zatı bilinemez, sıfatları da ancak bir peygamber vasıtasıyla bilinir. Çünkü Cebrail aleyhisselam, peygamberlere Allah'ın sıfatlarını, emir ve yasaklarını bildirmiştir.
Allah’ın rızasına kavuşturduğu, Cennete götürdüğü söylenen sayısız yol vardır. Peygamberlerin bildirdikleri hariç, hiçbiri kavuşturucu, kurtarıcı değildir. Kurtulmak da ancak, gerçek ve tek olan ilaha inanıp, gönderdiği dine, yani İslâmiyet'e tâbi olmakla mümkündür.
Ana Sayfa
Unlabelled
İmanın varlığına alâmetler
İmanın varlığına alâmetler
VEKA MEDYA
-
Pazartesi, Ekim 07, 2013
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
Çok okunan yazılar
-
Sual: Gece tırnak kesmek, çöp atmak, çamaşır ve bulaşık yıkamak gibi işleri yapmakta mahzur var mıdır? CEVAP Hayır, mahzuru olmaz. Uzamış ...
-
Sual: Hayvanların ruhu ve aklı var mıdır? CEVAP İnsanlarda olan ruhtan hayvanda yoktur. Hayvandaki ruh, ona hayatiyet yani canlılık k...
-
Sual: Ezanın, sünnete uygun okunduğu duyulunca, ne yapmak gerekir? CEVAP Günümüzde, sünnete uygun ezan hemen hemen hiçbir yerde okun...
-
Sual: Yeni abdest aldıktan sonra camiye girip imama uyarak vaktin farzını kılarken, Sübha namazına da niyet edilebilir mi? CEVAP Evet, niy...
-
Sual: Kabrin derinliği, genişliği ne kadar olmalı ve ölünün kabir içine konuş şekli nasıldır? Cevap: Konu ile alakalı olarak Câmi'-...
Hiç yorum yok
Yorum Gönder
Sorularınız Dinimiz İslam.com hocaları tarafından cevaplandırılacaktır.
Lütfen dini suallerinizi: dinimizislam11@gmail.com mail adresine gönderiniz.
Teşekkürler.