BREAKING NEWS
Yaşam

728x90

header-ad

468x60

header-ad

Harac ve iki namazı cem

Sual: S. Ebediyye’de, bir işte harac varsa, başka mezhebi taklit etmenin caiz veya lazım olduğu bildiriliyor. Harac nedir?
CEVAP
Harac, sıkıntı, meşakkat demektir. Mesela, yeniden gusletmek, bir namazı tekrar kılmak ve yeniden abdest almak birer haracdır. Bazı örnekler verelim:
1- Yolda veya kalabalık dolmuşa binen yahut pazarda alışveriş yapan bir Şâfiî’nin, (Karşı cinse dokunursam abdestim bozulur) endişesiyle Hanefî veya Mâlikî’yi taklit etmesi caiz olur.
2- Hacda karşı cinse dokununca abdestin bozulmaması için de Şâfiîler, Hanefî’yi taklit ederler.
3- Şâfiî bir genç, bir kızla kaçsa, kızın babası razı olmazsa, Şâfiî’de velisinin rızası olmadıkça evlenmesi caiz olmaz. Hanefî’yi taklit ederek velisiz de evlenebilir.
4- Şâfiî’de zekât 8 sınıfa verilir, üç sınıfa verilse de caizdir. Ancak üç sınıfı bulmak da zordur. Hanefî taklit edilerek bir sınıfa verilir. Sadaka-i fıtır verirken de, buğday bulmak zorsa, Hanefî’yi taklit ederek altınla verilebilir.
5- Evlendiği kişiyle sütkardeş olduğu ortaya çıkarsa, eğer 1-2 kere emmişse, Şâfiî taklit edilip evliliğe devam edilir, çünkü ayrı zamanlarda 5 kere doya doya emmezse, Şâfiî’de sütkardeş olunmaz.
6- Şâfiî’yi taklit eden Hanefî, hacca gidince, kadınlara dokunursa abdesti bozulacağı için Hanefî’yi taklit etse telfîk olmaz, çünkü bunda zaruret vardır. Mâlikî’yi biliyorsa, bunu taklit etmesi daha iyidir, çünkü Mâlikî’de ağzın içini yıkamak gusülde farz değildir.
7- Dolgulu dişten dolayı mezheb taklit edileceğini bilmeyen biri, 5 yıl önce hacca gidip gelse, o zaman sahih olmayan namazları ve haccı için (5 yıl önce yaptığım hacdaki gusülde, abdestte ve namazda da Mâlikî’yi taklit ettim) derse, namazları da, haccı da sahih olur.
8- Hanbelî’de ağzında dolgu olan cünüptür. Bir harac olunca ve Hanbelî’den başkasını taklit imkânı da yoksa, Hanbelî’de ağzın içini yıkamak farz olduğu hâlde, Hanbelî taklit edilerek, iki namaz cem edilir ve bu telfîk olmaz, çünkü başka çare yoktur.
9- Herhangi bir sebeple Besmelesiz kesilip leş olmuş hayvanları yemek haram olur. Yemek için, Şâfiî’yi taklit gerekir, çünkü Şâfiî’de, hayvan keserken Besmele çekmek farz değildir.
10- Hamam ve kaplıcalarda, tesettüre riayet edilmiyor. Kaplıcaya tedavi için giden tesettürlü bir Hanefî erkek, yine mümkün mertebe başkalarına bakmadan Hanbelî mezhebini taklit ederse, onların dizden yukarı kısmını görmesi günah olmaz. Tedavi için gidilen kaplıca, bir ihtiyaçtır. Harama düşmemek için, burada mezhep taklidi caiz oluyor.
11- Mâlikî mezhebinde semavi özürlerin hiçbiri abdesti bozmuyor. Semavi özür olmasa, fakat bir Hanefî’nin, abdestliyken elini bıçak kesse, namazı kaçırma tehlikesi varsa, farzlarına ve müfsitlerine riayet etmek şartıyla Mâlikî’yi taklit etmesi caizdir. Yani semavi özür olmasa bile, namaz vaktini kaçırmamak için, kendimizin sebep olduğu bir özürden dolayı da taklit caiz oluyor.
12- Unutarak necasetli elbiseyle veya idrarlı yahut kanlı bezle namaz kılan, namazdan sonra hatırlarsa, (Bu namazı Mâlikî’ye göre kıldım) derse, namazı sahih olur, çünkü Mâlikî’de, necaset namaza mani değildir. Yeniden namaz kılmak harac olduğu için caiz oluyor.
13- Bir kimse, unutarak 4–5 gün mestlerine mesh ederek namaz kılsa, sonra hatırlasa, bunları kaza etmesi harac olur. (Bu namazları Mâlikî’ye göre kıldım) derse namazları sahih olur, çünkü Mâlikî’de meste mesh müddeti yoktur.
14- Özürlü olmayan, ama akıntısı olan kadın, abdestli durabilmek için Mâlikî’yi taklit edebilir. Sırf abdestli durabilmek için, mezhep taklit edilmesi caiz hatta lazım olur.
15- Basur sebebiyle Mâlikî’yi taklit eden bir kimse, namazda kan akarken ve elbisesinde kan bulaşığı varken namazlarını kılabilir. Kanlı çamaşırı her zaman temizlemek harac olduğu için, Mâlikî’yi taklit ederek, kan bulaşmış hâlde namaz kılması caiz olur.
16- Bir özürden dolayı, öğleyi vaktinde kılamayan kimse, İmam-ı a’zamın kavline uyarak, öğleyi asr-ı evvelde kılabilir. F. Bilgiler kitabında, (Kendi mezhebindeki kolay yolu gösteren ictihada uymak, harac olunca caiz olur) deniyor.
17- Annesiyle, kızıyla, kayınvalidesiyle hürmet-i müsahere olunca, Şâfiî veya Mâlikî mezhebi taklit edilerek nikâhları yapılır ve evliliğe devam edilir.

« Önce
Sonra »