BREAKING NEWS
Yaşam

728x90

header-ad

468x60

header-ad

Hastalık sebeplerinden kaçınmak

Sual: Hastalık, belâ ve tehlikelerden kaçınmak nasıl olur?
Cevap: Hastalık sebeplerinden kaçınmak, tevekküle mâni değildir.

Halife Ömer "radıyallahü anh", Şam'a gidiyordu. Şam'da taun [yani veba hastalığı] olduğu işitildi.

Yanında bulunanların bazısı, Şam'a girmeyelim dedi. Bir kısmı da, Allahü teâlânın kaderinden kaçmayalım dedi. Halife de, Allahü teâlânın kaderinden, yine Onun kaderine kaçalım, şehre girmeyelim. Birinizin bir çayırı ile, bir çıplak kayalığı olsa, sürüsünü hangisine gönderirse, Allahü teâlânın takdiri ile göndermiş olur buyurdu.

Abdürrahmân bin Avfı "radıyallahü anh" çağırıp, sen ne dersin? buyurduk da, Resûlullahdan "sallallahü aleyhi ve sellem" işittim. (Veba olan yere girmeyiniz ve veba olan bir yerden, başka yerlere gitmeyiniz, oradan kaçmayınız!) buyurmuştu, dedi. Halife de, elhamdülillah, benim sözüm, hadîs-i şerife uygun oldu deyip, Şam'a girmediler. Veba bulunan yerden dışarı çıkmanın yasak edilmesine sebep, sağlam olanlar çıkınca, hastalara bakacak kimse kalmaz, helâk olurlar. Vebalı yerde, kirli hava [yani mikroplu hava, veba basilleri], herkesin içine yerleşince, kaçanlar, hastalıktan kurtulamaz [ve hastalığı başka yerlere götürmüş, bulaştırmış olurlar].

Hadîs-i şeriflerde buyuruluyor ki, (Veba hastalığı bulunan yerden kaçmak, muharebede kâfir karşısından kaçmak gibi, büyük günahtır). [Muhyiddîn-i Arabî "kuddise sirruh" (Fütûhât-ül-mekkiyye) kitabında (Kazâ, belâ) bahsinde, (Belâlardan, tehlikelerden, gücünüz yettiği kadar sakınınız. Çünkü, takat getirilemeyen, dayanılamayan şeylerden uzaklaşmak, Peygamberlerin âdetidir) buyurmaktadır.

Eceli gelen hastanın ölmesine mani olunamaz. Ancak, ölüm hastasının istiğfar okuması, hastalığın vecalarını gidereceği (Mektûbât-ı Ma'sûmiyye) ikinci cild, 80.ci mektubunda yazılıdır.] (Tam İlmihâl s. 696)

***
Tevekkül ve şikayet
Sual: Tevekkül etmek için, hastalığını herkese bildirmemek mi gerekir?
Cevap: Tevekkül etmek için, hastalığını herkese bildirmemek lâzımdır.

Bildirmek ve şikayet etmek mekruhtur. Yalnız faydası olacaklara, [meselâ, doktora söylemek] veya aczini, zavallılığını bildirmek için söylemek mekruh olmaz ve tevekkülü bozmaz. Nitekim Ali "radıyallahü anh" hastalanmıştı. Nasılsın, iyi misin dediklerinde, hayır dedi. Şaşıp birbirlerine bakıştılar. (Allahü teâlâya aczimi gösteriyorum) buyurdu. Bu söz onun hâline lâyık idi. O cesaret ve kuvveti, yiğitliği ile, aczini biliyordu ve (Yâ Rabbî! Bana sabır ihsan et!) derdi.

Peygamberimiz "sallallahü aleyhi ve sellem" buyurdu ki, (Allahü teâlâdan âfiyet isteyiniz. Belâ istemeyiniz!). Hastalığı herkese söyleyip, hâlinden şikâyet etmek haramdır. Şikâyet niyeti ile değilse haram olmaz. Fakat, söylememek iyidir. Çünkü, çok söyleyerek, şikâyet şeklini alabilir. (Tam İlmihâl s. 696)

« Önce
Sonra »

Hiç yorum yok

Sorularınız Dinimiz İslam.com hocaları tarafından cevaplandırılacaktır.

Lütfen dini suallerinizi: dinimizislam11@gmail.com mail adresine gönderiniz.

Teşekkürler.