BREAKING NEWS
Yaşam

728x90

header-ad

468x60

header-ad

Sol elle tesbih çekmek

Sual: Sağ elle bir iş yaparken, mesela bilgisayarın mouse’unu [faresini] tutarken sol elle tesbih çekmenin mahzuru olur mu?
CEVAP
Mahzuru yoktur. Sağ ve sol eli de, faydalanmamız için yaratan Allahü teâlâdır. Peygamber efendimizin iyi işlere sağdan başlaması, giyim kuşam, yiyip içmek gibi âdetlerine sünnet-i zevaid denir. Bunları unutarak veya bir ihtiyaçla terk etmekte hiç mahzur yoktur. İhtiyaçsız terk etmek de, günah olmaz, ancak sünnete uyulmamış, sevabından mahrum kalınmış olur.

Kırda, piknikte, sofradan uzak bir yerde, sağ el meşgulse, sol elle de yiyip içilebilir, çünkü Peygamber efendimiz de, ekmeği sağ eline alıp, sonra karpuzu sol eliyle yemiştir. (Şir’a şerhi)

Eğer sol elle iş yapmak, yiyip içmek mekruh olsaydı, Peygamber efendimiz sol elle karpuz yemezdi. Demek ki, bir ihtiyaç olunca, sol elle tesbih çekmekte hiç mahzur olmaz.

Eğer sağ el meşgulse, mesela sağ elde ekmek varsa, kavunu, üzümü veya başka bir yiyeceği sol ele alıp yemek caiz olur.

Solak olanın, sağ elle yapılacak işleri, sol elle yapması günah değildir. Mesela sol elle kurban kesilebilir, yazı yazılabilir ve diğer işler de yapılabilir.

Ana baba çağırınca
Sual: Ana baba çağırınca, namazdaysak veya başka önemli bir iş yapıyorsak, hemen gitmek gerekir mi? İkisi aynı anda çağırırsa hangisini tercih etmelidir?
CEVAP
Ana babanın salih veya fâsık olmasının da önemi vardır. Evladını İslam terbiyesi üzerine yetiştirmeyen ana babanın, evladı üzerinde ana babalık hakkı yoktur. Bakıp büyüttükleri için, başka hakları vardır. Ana babanın veya başkalarının dine aykırı emirlerine itaat edilmez.

Ana baba çağırdığı zaman, önemli bir işle uğraşılsa da, hemen onu terk edip, derhal ana babanın emrine koşmak gerekir. Allahü teâlâ buyuruyor ki:

(Ya Musa, benim indimde çok ağır ve büyük bir günah vardır ki o da, ana baba evladını çağırınca, emrine uymamasıdır.) [İslam Ahlakı]

Ana baba çağırınca farz namazı bozmak caiz olursa da, ihtiyaç yoksa bozmamalı. Nafile ve sünnet namazlar bozulur. Bunlar imdat isterse farzları da bozmak gerekir. Namaz kıldığını bilerek çağırıyorlarsa nafileyi de bozmayabilir, bilmeyerek çağırdılarsa bozmak gerekir.

İkisi aynı anda çağırırsa, anneyi tercih etmek gerekir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:

(Anne ve baba aynı anda çağırınca, önce annenin çağrısına uy!) [Deylemi]

İman ve İslam
Sual: İmanın şartlarıyla İslam’ın şartları farklı olduğuna göre, imanla İslam farklı değil mi?
CEVAP
Hayır, farklı değildir. Âdem aleyhisselamdan beri, Allahü teâlâ yüzlerce hak din gönderdi. Hepsinin imanı müşterek idi. İmanda ayrılık olmaz. Bütün dinlerde imanın şartları, Amentü’nün esasları aynı idi. Şimdi, yediye çıkaranlar, beşe indirenler varsa da kıymetsizdir. Kalble, bedenle yapılması ve sakınılması lazım olan şeyleri farklı olduğundan, her dinin Müslümanlıkları da ayrıdır. Mesela âhir zaman Peygamberinin bildirdiği İslamiyet’te, İslam’ın şartı beş iken, diğer dinlerde farklı idi. Daha az veya daha çoktu. Mesela Musevilikte, İsevilikte hacca gitmek şartı yoktu. Namaz vakitleri ve rekât sayıları değişikti. Ama imanın şartında değişiklik yoktu, çünkü iman edilecek hususlar zamanla değişmez. İman, muma benzer. Dinin emir ve yasakları, mum etrafındaki fener gibidir. Mumla birlikte fener de, İslamiyet’tir. İmansız, İslam olamaz. İslam olmayınca, iman da yoktur.
« Önce
Sonra »

Hiç yorum yok

Sorularınız Dinimiz İslam.com hocaları tarafından cevaplandırılacaktır.

Lütfen dini suallerinizi: dinimizislam11@gmail.com mail adresine gönderiniz.

Teşekkürler.